“Yasa çıkana kadar yeni ruhsat verilmemeli”

Sektör temsilcileri hazırlanan yeni Perakendecilik Yasası ile zincir marketlerin açılmasına, çalışma usul ve esaslarına düzenleme getirilmesini istiyor. Zincir marketlerin en az haftada bir gün kapanması, açılış, kapanış saatlerine kıstas getirilmesi talepler arasında. En önemli beklenti ise yeni yasa taslağı hazırlığı nedeniyle 2021 yılı Ocak ayından itibaren verilip de Mayıs ayına kadar açılmamış zincir marketlerin ruhsatlarının iptali ve yasa çıkana kadar yeni ruhsat verilmemesi. 

Pandemi sürecinde perakende sektörünün yaşadığı sıkıntıların değerlendirilip hazırlanan Perakendecilik Yasası’na yönelik düşüncelerin ortaya konulup yasaya katkı sunulması adına konunun tarafları instagram canlı yayınında bir araya geldi. Moderatörlüğünü Dr. Osman Kiper’in yürüttüğü “Yeni Perakendecilik Yasasının Yerel Esnafa Yansımaları” konulu canlı yayının konukları arasında Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Kızıltan, Mersin Esnaf ve Sanatkarları Odaları Birliği (MESOB) Yönetim Kurulu Başkanı Talat Dinçer, Mersin Perakendeci İş Adamları Derneği (MEPİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Özcan Demir ve Başkan Vekili M. Sadık Özkan yer aldı. 
Açılışta program hakkında bilgi veren Moderatör Osman Kiper, “Bu, gerçekleştirdiğimiz ilk buluşma. Önümüzdeki süreçte Birleşmiş Markalar Derneği temsilcileri ve diğer ulusal aktörlerle yine instagram canlı yayını üzerinden buluşup görüşlerini alacağız.  Son aşamada ise MTSO’nun ilgili komitelerinin yeni yasa tasarısına yönelik görüşlerine başvurup gerçekleştirdiğimiz üç etkinliğin raporunu birleştirip, hazırlanan Yeni Perakendecilik Yasası’na katkı sunmak adına bu raporu ilgili makamlara ve TOBB’a sunacak hale getireceğiz” dedi. 

Kızıltan: “Sesimizi bu kez iyi duyurmuşuz”
Perakende sektöründeki sorunun yıllardır sürdüğünü, konuyla ilgili defalarca dönemin hükümetlerine öneriler sunulduğunu hatırlatan MTSO Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Kızıltan, istenen sonuçların ise alınamadığını bildirdi. MTSO olarak tek isteklerinin üye firmalarını koruyup, ticaretin eşit koşullarda, dengeli şekilde yürütülmesini sağlamak olduğunu vurgulayan Kızıltan, “Haksız rekabeti ortadan kaldırıp güvenli ticaret ortamının sağlanması görevlerimiz arasında. Buradan yola çıkarak yerel işletmelerimizi koruyup güçleri nispetinde kendilerinden güçlü olanlar karşısında ezilmeden çalışmalarını sağlamak istiyoruz” dedi. Zincir marketlerin gerek sermaye güçleri gerek siyasi güçleriyle son 15 senede orantısız bir güce dönüştüğüne dikkat çeken Kızıltan, pandemi ile birlikte bu gücün yerel işletmelere daha büyük zararlar verdiğini belirtti. Hazırlanan yasanın yerel işletmelerin korunabilmesi adına önemli bir fırsat olacağını ifade edip iyi irdelenmesi gerektiğini kaydeden Kızıltan, “Yasa taslağını inceledik belirli mesafe kuralları konulmuş. Bu, yerel işletmeler, yerel esnaf ve örgütler olarak sesimizi bu sefer iyi çıkarttığımızı gösteriyor. Bundan sonrasında da tek ses olup taleplerimizi doğru şekilde iletmemiz önemli” dedi. 
Yasanın hazırlandığının duyulmasıyla zincir marketlerin ruhsat işlemlerini hızlandırdığına da dikkat çeken Kızıltan, bu sorunun çözümü için de 2021 yılı Ocak ayından itibaren verilip de Mayıs ayına kadar açılmamış olan marketlerin ruhsatlarının iptalini ve yasa çıkana kadar yeni ruhsat verilmemesini önerdi. Sadece zincir marketlere değil yerel işletmelere de düzenleme, planlama gerektiğini dile getiren Kızıltan, aynı işi yapan iki işletmenin yan yana bulunmasının da yarardan çok zarar getireceğini, aralarında mesafe bulunması gerektiğini ifade etti. 
Sorunun çözümünde yerel yönetimlere de görev düştüğünü belirten Kızıltan, AVM’lere karşı çarşının açık hava alışveriş merkezlerine dönüştürülmesi gerektiğini, bunun için otopark ve tuvalet sorununun çözülüp kaldırımların düzenlenmesinin önemini anlattı. Şehir merkezine ulaşımın kolaylaşmasının önemini de vurguladığı konuşmasında Kızıltan, “Şehirlerarası otoyolların şehir merkezine yol bağlantıları sağlanmalı ki örneğin Gaziantep’ten yazlığına gelen bir kişi şehir merkezine de inip alışverişini rahatlıkla yapıp yazlığına geçebilsin ve kent merkezi canlansın” değerlendirmesini yaptı. 

Dinçer: “En büyük sorun kuralsızlık”
MESOB Yönetim Kurulu Başkanı Talat Dinçer de yaşanan sorunları özetlemesi sonrasında çözüm önerilerini sıraladı. “Günümüzün en büyük sorunu kuralsızlık. Şu anda herkes her istediği yerde iş yapıyor” diyen Dinçer, AVM’lere de zincir marketlere de esnafa da düzenleme talep etti. Zincir marketler öncesinde MESOB’a kayıtlı 120 bin esnaf varken bu rakamın 60 bine düştüğünü belirten Dinçer, “Bunların da büyük bölümü sıkıntıda. Evde bir tencere kaynatmanın mücadelesini veriyor. 60 bin esnaf önce kendisini istihdam ediyor. En küçüğünde bir kişi çalışıyor. Yaklaşık 150 bin kişi buralardan ekmek yiyor ve aileleri de düşünülecek olursa o küçücük dükkanlar sayesinde elde edilen paralarla kentin yarısı karnını doyuruyor” dedi. Zincir marketlerin ise kontrolsüz yayıldığını, bir sokağın başında da sonunda da birer tane bulunduğunu kaydeden Dinçer, “Yalnızca Akdeniz bölgesinde 70 tane var. Bu, mahalle sayısından yüksek bir rakam. Çözüm olarak çarşı esnafçılığını geliştirecek tedbirlere gitmeliyiz. Bunun için yerel yönetimler bölgelerindeki sokak ve caddelerini insanların gezip kullanabileceği hale getirmeli. Kasaplar Çarşısının, Balıkçılar Çarşısının, Bit Pazarının Zafer Çarşısının hali belli. Çamlıbel’in durumu ortada. Tüm bunları düşününce insanları şehre çekecek faaliyetler yapılmalı. Bu yapılırsa biz de esnaf olarak ne tür etkinliklere katkı sunabileceğimize bakarız. Çarşı esnafçılığını özendirici çalışmalar ortaya konmalı” dedi.
Şehir içinde açılan bir AVM’nin çevresindeki 51 farklı sektörü öldürdüğüne değinen Dinçer, “Maalesef AVM’ler de zincir marketler de kuralsız çalışıyor. Yeni yasa ile kurallar iyi belirlenmeli. En az haftada bir gün kapanmaları sağlanmalı, açılış kapanış saatlerine kıstas getirilmeli. Çalışma usul ve esaslarına yönelik düzenleme yapılmalı. Zincir marketlerin kontrolsüz açılışının önüne geçilmeli” diye konuştu. 
Esnafa yönelik de aynı düzenlemenin geçerli olmasının önemine değinen Dinçer, aynı işi yapan iki esnafın da yan yana olmasının birbirine zarar verdiğini belirtip, amaçlarının çok esnafın iş yeri açması değil, açılan esnafın ayakta kalabilmesi olduğunu söyledi. onuşmasının sonunda ‘Esnaf Seninle Projesi’ne de değenin Dinçer, Mersin esnafını yüksek komisyonlar ödemeden mobil bir uygulama ile Mersin halkıyla buluşturmaya hazırlandıklarını söyledi. 

Demir: “Sesimizi duyuramasak hepimiz yok olacaktık”
MEPİAD Yönetim Kurulu Başkanı Özcan Demir pandemi sürecinde esnafın canının çok yandığını dile getirerek zincir marketlerin yeni yeni çıkmaya başladığı dönemde yeterli mücadele verilmemiş olmasından şikayetçi oldu. “Gelecek tehdidi hissedebiliyorduk önlem o zaman alınmalıydı” diyen Demir, bundan sonrasında güç birliğinin artırılmasıyla da sonuç alabileceklerini gördüklerini, daha çok kenetlenip tek ses olarak yola devam etmeyi sürdürmeleri gerektiğini söyledi. Seslerini duyuramasalar tüm esnafın yok olacağını vurgulayan Demir, “Elbette bir taraftan mücadele verirken diğer taraftan kendimizi yenilemeye yönelik çalışmalara da devam edeceğiz. Bu yenileme de bir mücadele biçimi” değerlendirmesini yaptı. 

Özkan: “Sorunlar karşısında inisiyatif kullanılmalı”
MEPİAD Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı M. Sadık Özkan ise uygulamalardaki haksızlıklara dikkat çekti. “Bizim mağazalarımız oldukça geniş ve 5-6 kişiyi aynı anda içeri aldığımızda kalabalık deniyor. Oysa zincir mağazalarda kasa önlerinde çok kişi birikiyor ve korona bulaşmıyor” diyen Özkan, eşit ve adaletli bir yaklaşım beklediklerini söyledi. Aynı zamanda getirilen kurullar çerçevesinde et gıda maddesi sayılırken satışına izin verilirken balığa verilmeyebildiğini hatırlatan Özkan, bu tür durumlarda yetkililerin sorunlar karşısında inisiyatif de kullanabilmesini beklediklerini sözlerine ekledi.