0

BEÄžENDÄ°M

ABONE OL

News

0

Türkiye günlerdir Sedat Peker'in videoları ve videolarda dile getirdiÄŸi suçlamalar ile çalkalanıyor. Devlet ve hükümet görevlileri ve iktidar nezdinde bazı itibarlı kiÅŸilerle ilgili dile getirilen bu suçlamaların bir bölümü yeni de deÄŸil. 

Tablo böyleyken, Türkiye Komünist Partisi bu sürecin daha önce defalarca yaÅŸandığı gibi birkaç safranın atılması ve halka karşı suç iÅŸleyen mekanizmaların cilalanarak aklanmasıyla sonuçlanmaması için "yeter artık" diyen herkesi sorumluluk almaya çağırdı.

TKP'nin yayımladığı açıklamanın tamamı ÅŸöyle:

Cinayetten uyuÅŸturucu kaçakçılığına, gazete baskınından siyasi ÅŸantaja varıncaya kadar bir dizi suçla ilgili üst düzey devlet ve hükümet görevlileri ile iktidar nezdinde itibarlı bazı ÅŸahıslar hakkında ağır suçlamalar bir kez daha gündeme gelmiÅŸtir.

Bu suçlamaların önemli bir bölümü yeni deÄŸildir. Türkiye’de toplumun geniÅŸ bir kesimi, uzun süredir yetkili ve etkili isimlerin uyuÅŸturucu kaçakçılığı, siyasi cinayetler ve yolsuzluklarla ilgili olduÄŸunu bilmekte ve siyasi iktidarın bu kiÅŸileri koruduÄŸunu düÅŸünmektedir.

Bugün yeni olan, bu karanlık iliÅŸkilerin içinden gelen bir kiÅŸinin bilinen ve bilinmeyen bazı olguları kanıtlarıyla ortaya dökmesi ve zaman zaman doÄŸrudan kendisini de birinci dereceden tanık olarak göstermesidir.

Sedat Peker’in dile getirdiklerini onun geçmiÅŸi ve bugününe iÅŸaret ederek hafife almak ya da önemsizleÅŸtirmek ancak bugünkü iktidarın çaresizliÄŸi olabilir. Türkiye’de yargıyı nereden çıktığı belirsiz, varlığı bile ÅŸüpheli “gizli tanık” ifadelerine teslim eden AKP iktidarının düne kadar kol kola girdiÄŸi bir kiÅŸinin delil göstererek anlattığı olayları “suç örgütü liderinin sözüne güven olmaz” diye geçiÅŸtirmesi zırvalıktır.

AKP’ye oy veren milyonlarca kiÅŸi bile Sedat Peker’in söylediklerinin doÄŸruluÄŸuna inanmaktadır. Bu koÅŸullarda siyasi iktidarın olayı mümkün olduÄŸunca az hasarla atlatmak için manevra yapacağı, bazı kiÅŸileri gözden çıkaracağı ortadadır. AKP içindeki rakip hiziplerin bu süreci kendilerine yarar saÄŸlayacak ÅŸekilde kullanmaya çalıştıkları da açıkça görülmektedir.

Türkiye Komünist Partisi bu sürecin daha önce defalarca yaÅŸandığı gibi birkaç safranın atılması ve halka karşı suç iÅŸleyen mekanizmaların cilalanarak aklanmasıyla sonuçlanmaması için her ÅŸeyi yapacaktır. 

1. AKP iktidarının hiçbir meÅŸruluÄŸunun olmadığı bir kez daha ortaya çıkmıştır. Ülkemiz uzun süredir meÅŸruiyetini yitirmiÅŸ bu iktidarın egemenliÄŸine mahkum durumdadır. Bunun temel nedeni, emekçi halkın sorunların kaynağındaki bugünkü toplumsal düzeni deÄŸiÅŸtirme iradesi etrafında örgütlenmesinin yeterince saÄŸlanamamasıdır.

2. Son günlerde gündeme gelen olaylar, siyasi iktidarın suç dosyasının çok küçük bir bölümünü oluÅŸturmaktadır. Bütün bu suçların hesabının sorulması, intikam duygularının tatmini için deÄŸil, halka karşı yeni suçların iÅŸlenmesinin önüne geçmek ve daha önemlisi sömürü düzeninin sorgulanması ve nihayetinde yıkılması için zorunludur. Bu nedenle bazı kesimlerin iktidara dönük “helalleÅŸme” çaÄŸrılarının ve “devri sabık yaratmayacağız” sözlerinin hiçbir deÄŸer ve karşılığı bulunmamaktadır.

3. RüÅŸvet, uyuÅŸturucu kaçakçılığı, siyasi cinayetler, ÅŸantaj ve baskı gibi suçların kaynağında piyasa ekonomisi vardır. Özel çıkarların toplumsal çıkarların üzerinde görüldüÄŸü bir düzende “yasal adaletsizlikler” “yasadışı adaletsizlikleri” kaçınılmaz olarak yaratır. Vatan-millet edebiyatı ise bütün bu haksızlıkların üzerini örtmek ve halkı uyutmak için kullanılan bir sis perdesidir. ÖzelleÅŸtirme, taÅŸeronlaÅŸtırma, esnek üretim, yap-iÅŸlet-devret ve benzeri uygulamaların “organize suç” tanımı içine sokulan suçlardan daha az vahim olmadığı ortadadır. Sömürü, hırsızlık ve rant kavgası hiçbir zaman temiz ya da adil olamaz.

4. Son günlerde sıklıkla dile getirilen “tuÄŸlayı çekip duvarı çökerteceÄŸiz” sözü, sorunun özünün görülmesini engelleyen bir yaklaşımı özetlemektedir. Mesele Süleyman Soylu, Mehmet AÄŸar gibi isimlerden ibaret deÄŸildir. Türkiye’de halka karşı suç iÅŸleyen mekanizmalar son derece köklüdür ve duvarın temelleri yıkılmadığında, yerinden çıkarılan tuÄŸlanın yerine yenisi konmakta, hatta duvar daha da güçlendirilmektedir. Bu nedenle tek tek isimlerin peÅŸine düÅŸüp, onların hesap vermesi saÄŸlanırken, bir yandan da bugünkü düzende temiz siyaset ve toplum yaratılabileceÄŸi yanılsamasına karşı mücadele etmek gerekir. Bugün suç örgütü denen odakların bütün büyük holdinglerle içli dışlı olduÄŸu gerçeÄŸinin üzerinin örtülmesine izin verilemez.

5. SorumluluÄŸumuz bu ülkenin sınırları içinde bitmemektedir. Nasıl uluslararası tekellerin, emperyalist ülkelerin ve onların uzantılarının Türkiye’deki varlık ve uÄŸursuz faaliyetleri ile mücadele ediyorsak, Türkiye kaynaklı kir ve suçların baÅŸka ülkelerin haklarına verdiÄŸi zararı da engellemek görevimizdir. Suçu “ulusal çıkar” safsatasıyla örtmeye kalkanlar bu ülkeye en büyük hainliÄŸi yapanlardır.

6. Türkiye Komünist Partisi siyasi iktidarın ve kan-yalan-talan üzerine kurulu sömürü düzeninin suçlarını bir bir ortaya dökmek, bu suçların kaynağını kurutmak için görev başındadır. “Yeter artık” diyen herkesi sorumluluk almaya, Türkiye Komünist Partisi saflarında mücadeleye çağırıyoruz.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı